Elektronik platformlar, şirketlerin diğer şirketlerle olan ilişkilerini olduğu kadar, müşterileri ve tedarik zinciri içindeki bütün aktiviteleri de hızla dijital alana entegre etmektedir. İnternet’in getirdiği kolaylıklar sayesinde mesafelerin ortadan kalkmasıyla dijital küresel pazarlar oluşmaktadır. Böylece dünyadaki iş potansiyeli de önemli oranda sanal ortama taşınmaktadır. Bu bağlamda rekabet avantajı açısından önemli bir araç olan elektronik ticaret tüm dünyada hızla yayılırken, birçok işletme tarafından da yeni iş modeli olarak kabul edilmektedir. Hatta günümüzde dijitalleşmenin etkisiyle ortaya çıkan gelişmeler, yeni ekonomi olarak tanımlanan bir dönüşüme zemin hazırlamıştır.
İnternet teknolojileri, tüm dünya ile birlikte Türkiye’de de geleneksel iş yapış yöntemlerini dönüştürmeye devam etmektedir. Farklı pazarlarda, farklı hızlarda dijitalleşen ticaret anlayışı ise dünya ekonomilerinin yön değiştirmesine ön ayak olmaktadır. Bu durumda hiç şüphesiz ki yeni teknolojilerle çeşitlenen tüketici davranışlarının etkisi büyüktür. TÜSİAD tarafından GittiGidiyor ve The Boston Consulting Group (BCG) destekleriyle hazırlanan “Dijitalleşen Dünyada Ekonominin İtici Gücü: E-Ticaret” adlı rapor, Türkiye e-ticaret pazarının güncel durumunu ve önündeki geleceği kapsamlı bir şekilde ortaya koymaktadır. Raporda dünya geneli ile Türkiyede elektronik ticaretin gelişimine yönelik temel bulgular şu başlıklarda sunulmuştur[1]:
- İnternet Nüfusu: Dünya nüfusuna olduğu gibi internet nüfusuna da en büyük katkı artık gelişmekte olan ülkelerden gelmektedir. Gelişmiş ülkelerde internet penetrasyonu belli bir olgunluk seviyesine ulaşmıştır. Az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde ise artan genç nüfus, düşük internet ve elektronik ticaret penetrasyonu bu coğrafyaları önemli pazarlar haline getirmektedir. Gelişmiş ülkeler Çin’le beraber internet ekonomisinin yeni standartlarını belirlerken, gelişmekte olan ülkeler büyümeyi tetiklemektedirler.
- Elektronik Ticaret Hacmi: Global perakende elektronik ticaret hacmi 2016 itibarıyla 1.6 trilyon dolar seviyesine ulaşmıştır. 2011 yılında gelişmekte olan ülkeler hacmin %32’sini oluştururken, bugün bu oran %59 seviyesine gelmiştir. 2020 yılında ise toplam hacmin %64’ünün gelişmekte olan ülkeler tarafından oluşturulması beklenmektedir. Bu değişimde, artık dünyanın en büyük elektronik ticaret pazarına sahip olan Çin’in etkisi büyüktür.
- Elektronik Ticaret Penetrasyonu: 2011 yılında dünyada, toplam perakende içerisindeki payı %3.6 olan elektronik ticaretin 2016’daki payı %8.5’e yükselmiştir. 2021 yılında bu oranın %13 seviyesine ulaşması beklenmektedir.
- Mobil: Artan akıllı telefon penetrasyonu sayesinde mobil, yeni nesil ticareti şekillendiren ana unsurlardan biri olmuştur. 2016 itibarıyla elektronik ticaret işlemlerinin %44’ü mobil cihazlardan yapılmaktadır. Ucuz akıllı telefonların yaygınlığını artırması, akıllı telefon penetrasyonunun ve dolayısı ile mobil ticaretin artışındaki en önemli etkenlerdendir.
- Omni-channel (Tam Kanal): Tek kanalla başlayan alışveriş deneyimi, omni-channel’a (tam kanal) doğru yol almakta ve ticarette kanallar arası sınırlar kalkmaktadır. Mobilin artışı omni-channel’a geçişi tetikleyen ana etkenlerden biridir. Bu nedenle, sürdürülebilir başarı için klasik perakendecilerin de elektronik ticarete ve dijitalleşmeye yatırım yapmaları gerekmektedir.
- Öne Çıkan Temalar: Yeni dönemde elektronik ticaretin öne çıkan konularından olan pazar yerleri ve sınırlar ötesi elektornik ticaret, elektronik ticaretteki iş yapış şekillerini değiştirmeye başlamış; özellikle küçük ölçekli işletmeler için yeni müşteri ve pazarlara erişim fırsatı yaratmıştır.
- Teknolojik Trendler: Offline ve online arası sınırları kaldıran ve birçok alanda tüketici deneyimini ve bilgi seviyesini artıran teknoloji trendleri de ticareti yeniden şekillendirmektedir. Chatbotlar (sanal müşteri temsilcileri), kişiselleştirilmiş teklifler, drone’larla teslimat gibi teknolojik trendler ticaretin yakın geleceğini önemli ölçüde etkileyecektir.
Türkiye’de elektronik ticaretin gelişimine yön veren unsurlara ilişkin mevcut durum ise şu şekildedir:
- İnternet Nüfusu: 46 milyon internet kullanıcısı ve %58 internet penetrasyonu ile Türkiye dünyadaki önemli oyuncular arasındadır. İnternet penetrasyonu gelişmiş ülkelerin gerisinde kalsa da, BRICS gibi gelişmekte olan ülkelerle benzer seviyededir.
- Elektronik Ticaret Hacmi: Artan internet penetrasyonu ve akıllı telefon kullanımı ile 2013-2016 yılları arasında ortalama %34 büyüyen Türkiye elektronik ticaret pazarı hacmi 2016 yılı itibariyle 30.8 milyar TL seviyesine ulaşmıştır. Bu büyüklük tüm sektörleri kapsamakla birlikte pazarın perakende kısmı, 2013 yılından itibaren yılda ortalama %34 büyüyerek 7.3 milyar TL’den 2016 yılında 17.5 milyar TL seviyesine gelmiştir. 17.5 milyar TL tutarındaki perakende elektronik ticaret hacminin yaklaşık %70’ini, sadece online kanal üzerinden satış yapan pazar yerleri ile çok kategorili alışveriş siteleri, belirli sektörler özelinde uzmanlaşmış dikey siteler ve özel alışveriş sitelerinin oluşturduğu tahmin edilmektedir. Geriye kalan %30’un altında ise klasik perakendecilikten e-ticarete adım atmış firmaların elektronik ortamda yaptığı satışlar bulunmaktadır. Online bahis, eğlence ve seyahat bilet satışları ile tatil harcamaları bu tutarın dışında yer almaktadır.
- E-Ticaret Penetrasyonu: Yakalanan ivmeye rağmen, elektronik ticaretin toplam perakendeden aldığı pay 2016 itibarıyla %3.51 seviyesinde gerçekleşmiştir. Dünya ortalaması olan %8.5 ile kıyaslandığında Türkiye için hala kat edilmesi gereken bir yol bulunmaktadır.
- Mobil: 2016 yılında %65’e ulaşan akıllı telefon penetrasyonu ile Türkiye, %60 olan dünya ortalamasının üzerindedir. Akıllı telefon penetrasyonun hızla arttığı Türkiye’de mobilin elektronik ticaret içerisindeki payı henüz %19 seviyesindedir. Dünya ortalamasının %44 olduğu dikkate alındığında, dünya ortalamasının üzerinde akıllı telefon penetrasyonuna sahip olan ülkemizde ciddi bir potansiyel bulunmaktadır.
- Klasik Perakende: Türkiye’nin elektronik ticaret büyümesi bugüne kadar daha çok sadece elektronik ortamda rekabet eden oyuncular tarafından tetiklenmiştir. Elektronik ticaretin toplam perakendedeki payının dünya standartlarını yakalaması için geleneksel (fiziksel mağazacılık yapan) perakendecilerin de elektronik ticaret faaliyetlerine hız kazandırması gerekmektedir. Mevcut durumda, geleneksel perakendecilerin sektörden aldığı payın yaklaşık %30 olduğu tahmin edilmektedir.
- Tüketici Algısı: Tüketiciler tarafından bakıldığında, Türk tüketicileri için elektronik ticaretin en önemli değer önerisi hala ucuzluktur. Gelişmiş elektronik ticaret pazarlarında ise kolaylık daha çok ön plana çıkmaktadır. Türkiye’de internet kullanan her 3 müşteriden yalnızca 1’i online alışveriş yapmaktadır. Online alışveriş yapan 4 müşteriden 1’i de alışveriş işleminde sorun yaşadığını belirtmiştir ve yaşanılan sorunların başında satış sonrası süreçlerine ilişkin konular gelmektedir.
Sınır ötesi ticaret, ulusal elektronik ticaret pazarının belli bir olgunluğa erişmesinin ardından büyümenin devamlılığını sağlamak adına önemli bir odak alanıdır. E-ihracat, Türkiye’nin 2023 ihracat hedeflerinin gerçekleşmesinde de önemli rol oynayacaktır. Özellikle KOBİ’ler için KOSGEB’in de KOBİ Stratejisi ve Eylem Planı’nda öngördüğü gibi elektronik ticaret, ihracatın artırılması için en kritik kanallardan bir tanesidir. Mega ve büyük perakendeciler için de, ulusal pazarda elde edilen yetkinliklerin yeni pazarlarda değerlendirilmesi önemlidir.
Son dönemde Türkiye’de elektronik ticaret sektörü hızlı bir büyüme göstermiş olsa da, bu büyüme eticaretin perakende sektöründeki payını yukarılara taşıma konusunda çok yeterli olmamıştır. Altyapısal anlamda Türkiye’nin diğer gelişmekte olan ülkelerden farkı olmadığı, hatta Çin, Hindistan, Güney Afrika gibi ülkelerden gerek internet penetrasyonu gerekse akıllı telefon kullanımında önde olduğu görülse de, elektronik ticaretin toplam perakendeden aldığı pay göreceli olarak düşük kalmaktadır. Euromonitor’un toplam perakende hacmi dikkate alınarak hesaplanan rakamlar incelendiğinde, 2012 yılında % 1.7 olan elektronik ticaretin toplam perakende içerisindeki payı, 2016 itibarıyla %3.5 seviyesine yükselmiştir. Çin’in % 17.1, İngiltere’nin %14.9, ABD’nin %10.5 seviyelerine ulaştığı perakende elektronik ticaret sektöründe, Türkiye için kat edilebilecek uzun bir yol bulunmaktadır.
Elektronik ticaretin önemini ve potansiyelini tüketici yönlü veriler de desteklemektedir. E-İhracat Platformu İş Geliştirme Direktörü Nart’a göre, “…Avrupa’da yaşayan insanların yüzde 70’i yani 565 milyon kişi aktif internet kullanmaktadır. İnternet kullanan her iki kişiden biri internetten alışveriş yapmaktadır. Avrupa’da 229 milyon evde internet bağlantısı vardır. Her evde ortalama yıllık 2 bin Euro internette alışveriş yapılmaktadır. Avrupa’nın elektronik ticaret hacmi 450 milyar Euro’ya ulaşmış durumdadır. Geleneksel perakendenin içinde elektronik ticaret hacmi %6’ya tekabül etmektedir. Bu rakam, Türkiye elektronik ticaret pazarının 90 katı büyüklüğündedir. Fransa’nın 67 milyar Euro, Almanya’nın 80 milyar Euro, İngiltere’nin ise 142 milyar Euro elektronik ticaret hacmi vardır. Bu 3 dev ülkenin elektronik ticaret hacmi bütün Avrupa’nın %60’ına denk gelmektedir. Avrupa’daki internet kullanıcıları, online her 5 siparişinden birini Avrupa Birliği dışından satın almaktadır. Avrupa Birliği’nin toplamda elektronik ihracat rakamı ise neredeyse 80 milyar Euro’dur.
Türkiyede elektronik ticaretin tüketici yönlü verileri de Avrupa ve dünya geneline göre çok düşüktür. Inveon tarafından yayınlanan rapora göre, 2017 yılı itibariyle Türkiye’deki internet kullanıcılarının yüzde 87’sini oluşturan 41.5 milyon kişi interneti istisnasız her gün kullanmaktadır. Bu kitlenin internet üzerinde e-posta okumak ve sosyal ağlara girmek haricinde en sık yaptığı eylem, online ürün bilgisi aramaktır. Türkiye’nin yalnızca 1 aylık elektronik ticaret kullanıcı etkinlikleri incelendiğinde, internet kullanıcılarının %52’sinin satın almak üzere online ürün veya hizmet aradığı, bir online perakende mağazasını ziyaret ettiği, %43’ünün de bu satın almayı yaptığı görülmektedir. Bu oranlar, 29,92 milyon kişinin elektronik ticaret sitelerinden online alışveriş yaptığını, 30.8 milyar TL’lik Türkiye elektronik ticaret hacmi içerisinde kişi başı yıllık 1.029 TL harcama yapıldığını göstermektedir. Buna karşın, dünya geneli incelendiğinde 1,61 milyar kişinin online kanallar üzerinden alışveriş yaptığı görülmektedir. Bu rakam dünya nüfusuna oranlandığında, elektronik ticaretin dünya çapında penetrasyonunun %22 oranına geldiğini söylenebilir. 2016 yılında bu yüzde 22’lik nüfus dilimi 1,915 trilyon dolarlık ciro yaratmıştır. Kişi başına 1.189 dolar olarak istatistiklere yansıyan bu ciro, 4.800 TL civarına denk gelmektedir. Bu bulgular ışığında elektronik ticarette kişi başı yıllık harcama tutarı açısından dünya ortalamasının Türkiyeye oranla 4.66 kat daha fazla olduğu ortaya çıkmaktadır.
Görüldüğü gibi Türkiye elektronik ticaret pazarı hızla gelişmekte olmasına rağmen dünya ve Avrupa genelinin uzağındadır. Elektronik ticaretin gelişiminin önündeki en önemli engellerden birisi kısıtlı dijitalleşme ve ülkemizde bu alanda çalışacak, özellikle teknik donanıma sahip, nitelikli işgücü ekskliğidir. Yeni ekonomi, her geçen gün daha fazla bilişim eğitimi almış işgücü talep etmektedir. Dünya genelinde üniversiteler, kamu ve özel sektör iş hayatından gelen bu talep doğrultusunda hızla harekete geçmektedirler. Son dönemde özellikle ABD, Avustralya ve Kanada gibi internet ve elektronik ticaret uygulamaları gelişmiş ülkelerde, gerek sosyal bilimler gerekse fen bilimleri alanında bilgisayar, enformasyon teknolojileri (IT) ve işletme-yönetim konularıyla entegrasyonlu, disiplinlerarası birçok yeni program ve ders açılmaktadır. Açılan bu yeni eğitim programlarının başında elektronik ticaret perspektifli lisansüstü programları gelmektedir. Buna karşın Türkiye’de elektronik ticaret alanında bir lisans programı olmadığı gibi, yalnızca Yeditep Üniversitesi bünyesinde 2017 yılında Elektronik Ticaret ve Teknoloji Yönetimi yüksek lisans programı bulunmaktadır.
Türkiyede ilk kez bir devlet üniversitesi bünyesinde açılması planlanan Elektronik Ticaret Tezli Yüksek Lisans Programı; yönetim, finans, ekonomi, strateji ve girişimcilik ile elektronik iş, elektronik pazarlama, müşteri yönetimi (E-CRM) gibi işletme alt alanları ile web tasarımı ve planlama, web içerik yönetimi, veri tabanı yönetimi gibi bilgisayar ve iş analitiği, veri madenciliği, sosyal medya gibi yönetim bilişim sistemleri alanlarını kapsayacak şekilde farklı disiplinleri bir araya getiren gerçek zamanlı projeleri ve sektörel uygulamaları içeren bir program olarak tasarlanmıştır.
[1] TÜSİAD (2017), Dijitalleşen Dünyada Ekonominin İtici Gücü: E-Ticaret, (Ed.) Ebru Dicle, Yasemin E. Avcı, Merve Uzunosman, Yayın No: TÜSİAD-T/2017, 04-587, Nisan, İstanbul